J. R. R. Tolkien'in daha önce yayımlanmamış eserlerinden biri olan "The Bovadium Fragments", yazarın ölümünden yarım yüzyıl sonra nihayet okuyucuyla buluştu. Başlığına rağmen eksiksiz bir çalışma olan bu eser, Tolkien'in motorlu taşıtlara olan öfkesini mizahi bir dille ele alıyor. Yazar, 1960'larda bu kısa hikayeyi yayımlamaya çalışmış, hatta yayıncısı Rayner Unwin desteklemişti. Ancak bir arkadaşı olan Clyde Kilby'nin eseri "yayımlanamaz" bulması üzerine Tolkien bu fikirden vazgeçmişti. Günümüzde Tolkien'in bibliyografyası elli cilde ulaşmışken, Kilby'nin itirazları yersiz görülüyor ve "The Bovadium Fragments" yazarın külliyatına değerli bir ek olarak kabul ediliyor.
Eser, Tolkien'in en öfkeli ve komik hallerinden birini sergiliyor. İnsanlığın motorlu taşıtlara olan takıntısına duyduğu hiddeti, gelecekteki arkeologların, kendi egzoz dumanlarıyla boğulmuş bir medeniyetin kalıntılarını incelemesi perspektifinden aktarıyor. Tolkien, trafik sıkışıklığı ve park sorunları gibi modern meseleleri, antik mitlerin diliyle yeniden çerçeveleyerek onların absürtlüğünü vurguluyor. Bu yaklaşım, yazarın öfkesini oyunbaz bir hicivle birleştirerek, "The Bovadium Fragments"ı onun sürekli büyüyen eser kataloğunda küçük ama önemli bir hazine haline getiriyor.
Eserin kendisi yaklaşık 50 sayfa uzunluğunda olup, önemli bir kısmı Latince olarak sunuluyor ve ardından İngilizce çevirisi yer alıyor. Ayrıca, Tolkien'in daha az bilinen göndermelerini ve filolojik referanslarını açıklayan editör notları da bulunuyor. Hikayenin dışında, yayıncı notu, bir giriş ve Tolkien'e eseri yazması için ilham veren bağlamı açıklayan uzun bir deneme de dahil olmak üzere yaklaşık 140 sayfalık ek materyal mevcut. Bu ek bilgiler, eserin derinliğini ve Tolkien'in düşünce yapısını daha iyi anlamamızı sağlıyor.
Tolkien'in motorlu taşıtlara karşı duyduğu öfkeyi mizahi bir dille ele alan bu eserin yayımlanması, yazarın farklı bir yönünü ortaya koyarak modern toplum eleştirisine ışık tutuyor.