IBM ile özdeşleşen "Think" sloganı, ilk olarak 1911 yılının Aralık ayında Thomas J. Watson tarafından, Ulusal Yazar Kasa Şirketi'nin satış ve reklam departmanlarını yönetirken kullanıldı. Motivasyonu düşük bir satış toplantısında Watson, "Hepimizin sorunu yeterince düşünmememiz. Ayaklarımızla çalıştığımız için değil, kafamızla çalıştığımız için para alıyoruz" diyerek araya girdi ve tahtaya "THINK" yazdı. Daha sonra sloganın ne anlama geldiği sorulduğunda Watson, "THINK ile her şeyi göz önünde bulundurmayı kastediyorum. İşareti daha spesifik hale getirmeyi reddediyorum. Bir adam sadece THINK'i görürse, ne demek istediğimi anlayacaktır. Bir mantık kursuyla ilgilenmiyoruz" şeklinde yanıt verdi. Bu basit ama güçlü mesaj, şirketin felsefesinin temelini attı.
Watson, 1914 yılında bu sloganı Computing-Tabulating-Recording Company (CTR) ve onun tüm iştiraklerine taşıdı; bu şirketler daha sonra IBM adını aldı. International Time Recording adlı iştiraklerden biri, çalışanları ve müşterileri için Time adında bir dergi yayımlıyordu ve IBM, 1935'te bu derginin adını da THINK olarak değiştirdi. IBM, günümüzde de bu sloganı kullanmaya devam etmektedir ve "THINK" aynı zamanda bir IBM ticari markasıdır. Şirket, dizüstü bilgisayarlarını ThinkPad, iş odaklı masaüstü bilgisayarlarını ThinkCentre ve monitörlerini ThinkVision olarak adlandırmıştır. 2018'den bu yana IBM'in ana konferansı da "IBM Think" adını taşımaktadır.
Sloganın etkisi sadece IBM içinde kalmamış, teknoloji dünyasında yankı uyandırmıştır. 1997'de ilk kez kullanılan Apple'ın "Think different" (Farklı düşün) sloganı, geniş çapta IBM'in "THINK" sloganına bir yanıt olarak kabul edilmiştir. Bu durum, "Think"in sadece bir şirket mottosu olmanın ötesine geçerek, düşünmenin ve yenilikçiliğin önemini vurgulayan kültürel bir referans haline geldiğini göstermektedir.
"Think" sloganı, bir şirketin felsefesini ve inovasyon kültürünü basit ama derin bir mesajla nasıl şekillendirdiğini ve teknoloji dünyasında kalıcı bir etki bıraktığını gösteriyor.