Anton Zaides, yazılım mühendisliği dünyasında yaygın kabul gören ancak yeniden değerlendirilmesi gereken beş uygulamayı ele alıyor. Bu "dogmalar", genellikle sorgulanmadan kabul edilen ancak projelerin verimliliğini ve güvenliğini olumsuz etkileyebilecek alışkanlıklardır. Makale, bu uygulamaların ardındaki mantığı ve neden artık güncel olmayabileceğini inceliyor.
İlk dogma, "tekerleği yeniden icat etme" ve bunun yerine hazır paketler kullanma fikridir. Yazar, bağımlılıkların getirdiği risklere dikkat çekiyor; güvenlik açıkları, bakım zorlukları ve gereksiz karmaşıklık gibi sorunlar yaşanabileceğini belirtiyor. Örneğin, basit bir işlevi yerine getiren left-pad gibi küçük bir paketin bile tüm bir ekosistemi nasıl çökerttiği veya is-even gibi önemsiz bir paketin on binlerce indirmeye sahip olması, dış bağımlılıkların potansiyel tehlikelerini gözler önüne seriyor. LLM'lerin (Büyük Dil Modelleri) yükselişiyle birlikte, hem gereksiz bağımlılık eklemenin hem de bilinen çözümleri sıfırdan uygulamanın kolaylaştığına değiniliyor, bu da dengeyi bulmanın önemini vurguluyor.
İkinci dogma ise her kod değişikliğinin gözden geçirilmesi (code review) zorunluluğudur. Yazar, son 15 yıldır çalıştığı her şirkette zorunlu kod incelemelerinin olduğunu belirtiyor. Kod incelemelerinin kalitenin artırılmasına katkı sağladığını kabul etmekle birlikte, geliştirme sürecini önemli ölçüde yavaşlattığını ve bunun bir bedeli olduğunu vurguluyor. Makale bu noktada kesintiye uğrasa da, yazarın kod incelemelerinin değerini inkar etmediği, ancak zorunluluğunun ve maliyetinin sorgulanması gerektiğini ima ettiği anlaşılıyor. Bu dogmaların yeniden değerlendirilmesi, ekiplerin daha çevik ve güvenli çalışmasına olanak tanıyabilir.
Yazılım mühendisliği dünyasında köklü kabul gören bazı uygulamaların, günümüz teknolojileri ve proje dinamikleri ışığında yeniden sorgulanması, ekiplerin daha verimli ve güvenli çalışmasının önünü açabilir.