Son yıllarda akıllı telefonların araç sistemleriyle kolay entegrasyonu, Android Auto ve Apple CarPlay gibi platformların gelişmesiyle büyük bir avantaj haline gelmişti. Ancak, otomobil üreticileri bu telefon tabanlı bilgi-eğlence sistemlerinden uzaklaşmaya başlıyor. Bu değişimin temel nedeni, otomobil üreticilerinin kullanıcı verileri üzerindeki kontrolünü artırma ve kendi ekosistemlerini oluşturma isteği olarak görülüyor. Android Auto, telefonun bağlantısını kullandığı için tüm veriler doğrudan Android ve telefon üreticisine gidiyor. Kendi yerleşik sistemlerini kullanarak, araç üreticileri kullanıcıların sistemleri nasıl kullandığına dair daha fazla veri toplayabilir ve abonelikler aracılığıyla ek gelir elde edebilirler.
Örneğin, General Motors (GM) gibi şirketler, CarPlay ve Android Auto desteğini kendi Gemini tabanlı yapay zeka sistemleriyle değiştirmeyi planladıklarını duyurdu bile. GM, elektrikli araçlarından Android Auto'yu zaten kaldırmış durumda. Rivian ve Tesla gibi bazı markalar ise hiçbir zaman Android Auto veya CarPlay desteği sunmamıştı; ancak Tesla'nın Kasım 2025 itibarıyla CarPlay konusundaki duruşunu değiştireceği belirtiliyor. Ayrıca, her otomobil markasına özel olarak tasarlanmış özel sistemlerin, aracın hız göstergesi, kilometre bilgisi gibi birincil dijital ekranları ile bilgi-eğlence sistemini daha iyi entegre edebileceği de bir diğer argüman.
Yine de, birçok kullanıcı Android Auto ve Apple CarPlay'e büyük yatırım yapmış durumda. Bu sistemlerden tamamen vazgeçmek, üreticilerin sadece geçiş yapacaklarını söylemesinden çok daha fazlasını gerektirecek. Hatta bazıları, CarPlay ve dolayısıyla Android Auto'nun tamamen ortadan kalkmayacağına inanıyor. Kullanıcıların araçlarına Android Auto eklemek için üçüncü taraf cihazlar satın alabilme imkanı da bu geçiş sürecini karmaşıklaştırıyor.
Otomobil üreticilerinin kullanıcı verisi üzerindeki kontrolü artırma ve kendi ekosistemlerini kurma çabalarını gösteriyor.