Ana Sayfa

Trafik Kazalarında Ölen Sürücülerin %40'ından Fazlasında THC Tespit Edildi

1 dk okuma

Yeni bir araştırmaya göre, trafik kazalarında hayatını kaybeden sürücülerin %40'ından fazlasının kanında aktif delta-9-tetrahidrokannabinol (THC) tespit edildi. Bu bulgu, ortalama kan seviyelerinin (30.7 ng/mL) çoğu eyalette sürüş için belirlenen yasal bozulma limitlerini (2-5 ng/mL) önemli ölçüde aştığını gösteriyor. Çalışma, esrarın eğlence amaçlı kullanımının yasallaşmasının bu riski değiştirmediğini ve halk sağlığı için ciddi ve kalıcı bir tehdit oluşturduğunu vurguluyor. Araştırma, American College of Surgeons (ACS) Clinical Congress 2025'te sunulacak.

Araştırmacılar, Ocak 2019 ile Eylül 2024 tarihleri arasında Ohio'daki Montgomery County'den alınan 246 ölü sürücünün otopsi kayıtlarını inceledi. Bu dönem, eyalette 2023 yılında eğlence amaçlı esrar kullanımının yasallaşmasını da kapsıyordu. Baş yazar Dr. Akpofure P. Ekeh, tespit edilen yüksek THC seviyelerinin, sürücülerin kaza anına yakın bir zamanda esrar tüketmiş olmaları anlamına geldiğini belirtti; bu durum, sadece kalıntı kullanımdan ziyade yakın zamanda kullanımın bir göstergesi. Kan THC seviyelerinin genellikle ölümden sonraki saatler içinde alınması, kaza anındaki durumu doğru bir şekilde yansıtıyor.

Çalışma, esrar kullanımının potansiyel tehlikeleri hakkında kamuoyuna yapılan mesajlaşmanın yetersiz kaldığına dikkat çekiyor. Dr. Ekeh, eğlence amaçlı yasallaşmaya odaklanılırken, halk sağlığı açısından olumsuz yönlerinin ve tehlikelerinin yeterince vurgulanmadığını ifade etti. Araştırmacılar, insanların esrar kullanımına tıpkı alkol gibi yaklaşması gerektiğini ve esrar kullandıktan sonra araç kullanmaktan kaçınmaları gerektiğini savunuyorlar. Bu çalışma, esrar ve araç kullanımı arasındaki ilişkinin ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor ve daha güçlü kamuoyu bilinçlendirme kampanyalarının gerekliliğini ortaya koyuyor.

İçgörü

Esrar kullanımının trafik kazalarındaki ölümcül etkileri, yasallaşmanın ardından bile önemli bir halk sağlığı sorunu olarak devam ediyor ve daha güçlü bilinçlendirme kampanyaları gerektiriyor.

Kaynak