Bu makale, Gleam programlama dili ile REST API tabanlı bir web uygulaması geliştirme sürecini adım adım anlatıyor. Yazar, Gleam öğrenme yolculuğunu paylaşarak, PostgreSQL veritabanı destekli ve küçük bir HTML arayüzüyle tamamlanmış bir web uygulamasının nasıl oluşturulacağını gösteriyor. Makalede, geliştirme ortamının macOS üzerinde Homebrew ile nasıl kurulacağı açıklanıyor; Gleam, Erlang ve Rebar3 kurulumları detaylandırılıyor. Yazar, kısıtlı sistem kaynaklarına sahip bir MacBook Air kullandığı için JetBrains IntelliJ IDEA yerine hızlı ve genişletilebilir bir editör olan Zed’i tercih ettiğini belirtiyor. Zed’in Gleam Language Server ile otomatik entegrasyonu sayesinde kurulumun kolayca yapıldığı vurgulanıyor.
Gleam, basitlik, doğruluk ve geliştirici deneyimine odaklanmış, statik tipli ve fonksiyonel bir programlama dilidir. Güçlü tip sistemi, değişmez veri yapıları ve etkileyici bir standart kütüphanesi ile öne çıkar. Hem Erlang VM (BEAM) hem de JavaScript’e derlenebilir. Yazar, on yıldır dinamik tipli Clojure ile çalıştıktan sonra, daha güçlü tip denetimi arayışıyla Gleam’e yöneldiğini ifade ediyor. Olgun bir dil olan Elixir yerine farklı bir deneyim arayışında olduğunu belirtiyor. Gleam’in değişmezlik, özlü standart kütüphane, tek bir doğru yol vurgusu, null değerlerin olmaması ve zorunlu hata işleme gibi özellikleri öne çıkarılıyor. Ayrıca, dilin yerleşik Result ve Option tipleri de vurgulanıyor.
Makale, Gleam dilinin derinlemesine incelenmesinden ziyade, veritabanı destekli bir web uygulaması oluşturmaya odaklanıyor. Gleam CLI aracının yeni bir proje oluşturma, derleme ve çalıştırma gibi temel görevler için ana giriş noktası olduğu belirtiliyor. Bu rehber, Gleam ile web geliştirme dünyasına adım atmak isteyenler için pratik bir başlangıç noktası sunuyor.
Gleam'in statik tipli ve fonksiyonel yapısıyla modern web uygulamaları geliştirmek isteyen geliştiricilere pratik bir başlangıç rehberi sunarak, BEAM ekosistemine yeni bir bakış açısı getiriyor.